Diz kireçlenmesinin tedavisi nasıl yapılmalıdır ?

Diz kireçlenmesi, tıptaki adıyla diz artrozu en sık karşılaşılan kas iskelet sistemi hastalıklarından biridir. Yaşla görülme sıklığı artar. Diz kireçlenmesi bir bakıma yaşlanmanın doğal bir sonucudur. İleri yaşta herkesde diz kireçlenmesi az yada çok olsa da ağrı ile kireçlenme derecesi paralel değildir. Diz kireçlenmesi kadınlarda daha sıktır. Ayrıca genetik yatkınlık ve kişinin kilosu ile de ilişkilidir. Yani ailesinde diz kireçlenmesi olanlarda ve aşırı kilolularda diz kireçlenmesi çok daha sık görülür. Yine dizin uzun süre uygunsuz kullanımı da diz kireçlenmesine sebep olabilir. Örneği 4. Katta asansörsüz bir evde uzun yıllar oturan bir kişinin diz kireçlenmesi olmaması hemen hemen imkansızdır.
Diz kireçlenmesinin sebeplerini iyi bilsekde tedavisi konusunda tam bir başarı sağlamış değiliz. Bundan 30-40 yıl öncesine kadar elimizde ilaç ve fizik tedavi dışında bir tedavi seçeneği yokken şimdilerde cerrahi uygulamalar(protez) ve biyolojik tedavi seçeneklerimiz mevcuttur. İyice illerlemiş ve artık başka şansı kalmayan hastalarda protez cerrahisi yapılmaktadır. Cerrahi tedavi de artroskopik temizleme operasyonları ciddi bir iyilik sağlamadığından tercih edilmez. Son 10 yıldır henüz cerrahi sınıra gelmemiş hastalarda biyolojik tedaviler değimiz PRP (platelet rich plazma- trombositten zengin plazma) ve kök hücre tedavileri yapılmaktadır. PRP de hastanın kanı alınarak eklem kıkırdakları üzerine iyileştirici etkisi olan trombosit hücreleri konsatra edilmekte ve hastanın dizine enjekte edilmektedir. Genelde birer arayla 3 kez uygulanır. Kök hücre tedavisi ise hastanın kemik iliğinden yada karın yağlarından dokuların alınıp bu dokulardan kök hücrelerin ayrıştırılması ve dize enjeksiyonu şeklinde uygulanır.
Yapılan çalışmalar bu iki yöntemin tedavi anlamında birbirine bir üstünlüğünün olmadığını göstermektedir. Ama PRP daha ucuz olması, hakkında daha çok veri olması ve daha doğal bir tedavi olması nedeniyle daha çok tercih edilmektedir. Genelde hastalar ilk PRP enjeksiyonuyla beraber diilerinde bir iyilik bekleseler de PRP tedavasinin etkisi yavaş yavaş ortaya çıkmaktadır. Bu iyileşme dokuz aya kadar uzayabilir. PRP tedavisi mutlaka diz koruma programı ve diz egzersizleri ile desteklenmelidir. Dizde bir içe çarpılma varsa hastayı dışa bastıran özel slikon tabanlıklar kullanılabilir. Yine aşırı içe çarpılmış dizlerde dizin iç tarafına ama eklemin dışına düşük doz kortizon enjeksiyonu uygulanması tedavinin başarısını artıracaktır. Yine fizik tedavi, diz içine yapılan Na –hyalurinat (kıkırdak iğnesi) de PRP tedavisi ile beraber kullanılabilir. Bu arada hastanın kesinlikle kilo vermesi en kötü ihtimalle kilo almaması gereklidir. Gerekirse hasta için özel diyet programı ile düzenlenmelidir. Kısaca PRP yada kök hücre enjeksiyonunun yapılması tek başına başarılı bir diz kireçlenmesi tedavisi için yeterli değildir. Başarılı bir diz kireçlenmesinin tedavisi ancak yukardaki saydıklarımızı doğru bir şekilde uygulamakla mümkün olabilir.